Müteahhitten Adi Yazılı Sözleşme ile Alınan Gayrimenkulün Bedeli Depo Ettirilerek Tapu Tescil Kararı Verilebilir

1- Adi Yazılı Taşınmaz Satış Sözleşmesinin Alacağın Temliki Sayılması

Şu yazımızda detayları ile incelendiği üzere kat karşılığı inşaat sözleşmesi uyarınca müteahhidin payına düşen dairenin adi yazılı taşınmaz satış sözleşmesi ile davacıya satılması halinde, sözleşmen geçersiz olmayıp, alacağın temliki sözleşmesi olarak değerlendirilerek geçerli sayılır. Buna göre alıcı birtakım şartların yerine getirilmiş olması koşuluyla müteahhide veya arsa sahibine karşı tapunun devri için dava açabilir. Bu şartlardan biri de satış sözleşmesi uyarınca ödenmesi gereken daire bedelinin müteahhide ödenmiş olmasıdır. Her ne kadar ilgili İBK kararında bedelin ödenmiş olması gerektiği ifade edilmiş ise de güncel Yargıtay kararlarında satış bedelinin bir kısmının sözleşme gereği devir anında ödeneceğinin kararlaştırılmış olması halinde kısmen ödenmemiş bu bedelin depo edilerek tapunun devrine karar verilmesinin mümkün olduğu kabul edilmektedir.

2- Adi Yazılı Taşınmaz Satış Sözleşmesi Uyarınca Ödenecek Satış Bedelinin Depo Edilmesine İlişkin Karar Verilebileceği Hakkında

Bir kararında Yargıtay[1] satış bedelinin bir kısmının tapu devrinde, bir kısmının da yapı kullanım izin belgesi alınınca ödeneceğini öngören sözleşme hükmü nedeniyle bu bedeller ödenmeden açılan tapu iptal davasının bu bedeller bakımından depo kararı verilerek kabul edilmesi gerektiğini ifade etmiştir.

Yine bir başka kararında[2] satış bedelinin yarısının taşınmazın teslim tarihinde ödeneceğine dair sözleşme hükmü nedeniyle, bu bedel ödenmeden açılan tapu iptal davasında bedelin yükleniciye ödenmek üzere depo edilerek arsa sahibi adına tescilli tapunun iptaline, davacı adına tesciline karar verileceği ifade edilmiştir.

Bu kez sözleşmede bedelin devir tarihinde ödeneceğine dair bir hüküm bulunmayan sözleşme uyarınca açılan tapu iptali davasında satış bedelinin yarısı ödenmemiş olmasına rağmen (senetler verilmiş, verilen senetler de ihtiyati tedbir kararı alınarak ödenmemiştir) mahkemece depo kararı verilmesi gerektiği kabul edilmiştir[3].

Adi yazılı sözleşme ile gerçekleştirilen satış sözleşmesine konu bedel yabancı para cinsinden ise depo kararı TL üzerinden verilmeli fakat yabancı para birimi üzerinden hesaplanacak borcun depo kararının verildiği tarihteki kur dikkate alınmalıdır[4].

Sonuç Olarak

Müteahhit tarafından kat karşılığı inşaat sözleşmesi gereği arsa sahibinden alınacak dairenin üçüncü bir kişiye devrini konu edinen adi yazılı taşınmaz satış sözleşmeleri alacağın temliki hükmünde olup geçerlidir. Alıcı kural olarak sözleşme uyarınca ödenmesi gereken satış bedelini ödemeden tapunun kendisine tescili için arsa sahibine dava açamaz ise de Yargıtay’ın istikrarlı uygulaması gereğince söz konusu bedelden bakiye kalan kısmın depo ettirilerek (alıcı tarafından mahkeme veznesine yatırılarak) tapunun devrine karar verilmesi mümkündür. 

Daha fazla bilgi, hukuki danışmanlık ve sorularınız için Whatsapp hattımızdan veya mail yoluyla bizimle hemen iletişime geçebilirsiniz. 05.11.2021

 

[1] Yargıtay 15. Hukuk Dairesi’nin 29.06.2021 tarihli, 2021/223 E. - 2021/3106 K. sayılı kararı: “Yerel mahkemece yapılan incelemede inşaatın gerçekleşme oranının %95 seviyesinde olduğu tespit edildiğine ve bu oranın arsa sahiplerince kabul edilebilir olmasına ve Yargıtay 14. Hukuk Dairesi’nin bozma ilamına uyulmasına rağmen yüklenicinin sözleşme gereği tüm edimlerini tamamlamış sayılabilmesi için gerekli hesaplama yapılarak, tespit edilen meblağ ile eksik kalan satış bedelinin depo edilmesi için davacıya süre verilmeli, yatırması halinde tapu iptali tescil karar verilmesi gerekirken bu husustaki talebinin reddedilmesi yerinde görülmemiş…”

[2] Yargıtay 15. Hukuk Dairesi’nin 22.12.2020 tarihli, 2020/627 E. - 2020/3297 K. sayılı kararı: “Tüm bu açıklamalardan sonra somut olaya gelince; davalı arsa sahibi tarafından diğer davalı yüklenici aleyhine eksik ve kusurlu işlerin giderim bedeli ile ilgili dava açılmış ve İstanbul Anadolu 18. Asliye Hukuk Mahkemesi’nin 2014/88 Esas sayılı dosyası üzerinden görülerek karara bağlanmış olup mahkemece bu davanın sonucu beklenerek kesinleşmesi halinde eksik ve kusurlu işlerin giderim bedelinin birlikte ifa ilkesi gereği davalı arsa sahibine ödenmek üzere, davacı tarafından ödenmeyen satış bedelinin ise yükleniciye ödenmek üzere davacıya depo ettirilmek, … suretiyle tapu iptâli ve tescil konusunda sonucuna uygun karar verilmesi gerekirken eksik inceleme ile ödenen bedelin iadesine karar verilmesi doğru olmamış, kararın bozulması uygun bulunmuştur.”

[3] Yargıtay 14. Hukuk Dairesi’nin 10.02.2021 tarihli, 2020/1781 E. - 2021/788 K. sayılı kararı: “bedelin tamamının ödendiğinin ispatlanamaması halinde kısmi ifa kuralı gereğince ödenmeyen kısmın depo edilmesi için davacı tarafa usulüne uygun süre verilerek süreye rağmen eksik bedelin depo edilmemesi halinde sonucuna göre karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde değinilen yönler gözetilmeksizin eksik araştırma ile davanın kabulüne karar verilmesi doğru görülmemiş…”

[4] Yargıtay 14. Hukuk Dairesi’nin 14.04.2021 tarihli, 2021/366 E. - 2021/2799 K. sayılı karar: “Dosya içerisine alınan 11.04.2016 tarihli bilirkişi raporunda, davacının dava konusu daireden dolayı davalıya bakiye 5565,00 Euro borcu bulunduğu tespit edilmiştir. Bilirkişi raporu ile ödenmediği tespit edilen 5565,00 Euronun fiili ödeme günündeki (Mahkemece paranın depo edilmesine karar verildiği gün) rayiç üzerinden Türk lirası karşılığının tahsiline karar verilmesi gerekirken, davanın açılma tarihindeki mevcut kur esas alınarak belirlenen Türk lirasının tahsiline karar verilmesi doğru görülmemiş, hükmün bu nedenle bozulması gerekmiştir.”

Ecenur Tuncel Uyanık

Av. Ecenur Tuncel Uyanık

Yazar, İzmir Barosu'na kayıtlı Avukat olup, aynı zamanda Türk Patent ve Marka Kurumu'na kayıtlı yetkili Marka Vekilidir. Marka Hukuku alanında çalışmalarını yoğunlaştırmıştır.