Usulsüz Tebligat Şikayetinin Kabulü Halinde Önceki Hacizlerin Kaldırılması Gerekir

Usulsüz Tebligat Şikayetinin Kabulü Kararı ile Önceki Hacizlerin Hükümsüz Kalacağı, Ortada Kesinleşmiş Bir Takip Kalmadığından Önceki Hacizlerin Kaldırılması Gerektiği, Usulsüz Tebligat Şikayeti Kararının Kesinleşmesinin Beklenmesine Gerek Olmadığı Hakkında

Yargıtay 12. Hukuk Dairesi’nin 22.06.2020 tarihli, 2019/8563 E.  ,  2020/5245 K.

Somut olayda; mahkemece, borçlunun aynı mahkemenin 2018/301 E.-2018/432 K. sayılı dosyasında ödeme emri tebligatının usulsüzlüğüne yönelik olarak şikayette bulunduğu, bu dosyada şikayetin kabulü ile tebliğ tarihinin 18/05/2018 tarihi olarak düzeltilmesine karar verildiğine göre, ödeme emri tebliğ işleminin usulsüz olması nedeniyle takip kesinleşmeyeceğinden, bu tarihten önceki hacizlerin hükümsüz kaldığının kabulü gerekir. Ödeme ve icra emrinde belirtilen ödeme süresi geçmedikçe, alacaklı tarafça haciz istenemeyeceği gibi, bu koşullar oluşmadan önce konulan hacizler de geçersizdir.

Her ne kadar Bölge Adliye Mahkemesi kararında Dairemizin bazı içtihatlarına atıfta bulunulmuş ise de, Dairemizin istikrarlı uygulamalarına göre icra mahkemesi kararlarının uygulanması yönünden, kararın kesinleşmesinin gerekmediği, usulsüz tebligat şikayetinin de bu kapsamda olduğu; Bölge Adliye Mahkemesi kararında belirtilen farklı yöndeki kararların ya somut olayın özelliğinden ya da temyiz edenin sıfatından kaynaklanmış olabileceği anlaşılmakla; henüz haciz isteme hakkı doğmadan borçlunun malvarlığına ve 3. kişilerdeki alacaklarına yönelik olarak gerçekleştirilen hacizlerin yasal dayanağı kalmadığından, takibin kesinleşmesinden önce uygulanan hacizlerin kaldırılmasına karar verilmesi gerekirken, Bölge Adliye Mahkemesince, alacaklı vekilinin istinaf isteminin kabulü ile ilk derece mahkemesi kararı kaldırılarak şikayetin reddi yönünde hüküm tesisi isabetsiz olup, Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozulması gerekmiştir.

Yargıtay 12. Hukuk Dairesi’nin 16.06.2020 tarihli, 2019/8576 E.  ,  2020/4808 K.

Kural olarak icra mahkemesi kararlarının uygulanması için kesinleşmesi gerekmez. İcra Mahkemesi kararları verildikleri tarih itibariyle hüküm ve sonuç doğurur. Ayrıca usulsüz tebligat şikayetlerine ilişkin kararların infazı için kesinleşmesi gerektiğine dair özel yasal bir düzenleme de bulunmamaktadır.

Yargıtay 12. Hukuk Dairesi’nin 11.10.2018 tarihli, 2018/4071 E.  ,  2018/9652 K.

Somut olayda; mahkemece, borçluya çıkartılan icra emri tebliğ tarihinin 18.6.2015 olarak düzeltilmesine karar verildiğine göre, icra emri tebliğinin usulsüz olması nedeniyle takip kesinleşmeyeceğinden, bu tarihten önceki hacizlerin hükümsüz kaldığının kabulü gerekir. İcra emrinde belirtilen ödeme süresi geçmedikçe, alacaklı tarafça haciz istenemeyeceği gibi, bu koşullar oluşmadan önce konulan hacizler de geçersizdir.

Bu durumda, henüz haciz isteme hakkı doğmadan borçlunun malvarlığına ve 3. kişilerdeki alacaklarına yönelik olarak gerçekleştirilen hacizlerin yasal dayanağı olmadığından, mahkemece, takibin kesinleşmesinden önce uygulanan hacizlerin kaldırılmasına karar verilmesi gerekirken, bu konudaki istemin reddi yönünde hüküm tesisi isabetsizdir.

Kadir Uyanık

Av. Kadir Uyanık

Yazar, İzmir Barosu'na kayıtlı Avukat olup, aynı zamanda Ticaret Hukuku alanında yüksek lisans eğitimi görmektedir. Çalışmalarını Ticaret Hukuku ve Şirketler Hukuku alanında yoğunlaştırmıştır.