İşyerinde Radyo veya Televizyondan Müzik Yayını Yapılması ve Telif Suçu

Bar, Restoran, Kafe Gibi İşyerlerinde Radyo veya Televizyondan Müzik Yayını Yapılması Halinde İşletmecinin Kasten Hareket Ettiğinin Söylenemeyeceği, Suçun Manevi Unsurunun Oluşmayacağı Hakkında Güncel Yargıtay Kararı

 

Yargıtay Ceza Genel Kurulu’nun 28.01.2020 tarihli, 2017/788 E., 2020/34 K.


Kurul Kararı Öncesi Süreç: Bağlantılı Hak Sahibi Fonogram Yapımcıları Meslek Birliği (MÜ-YAP), Musiki Eseri Sahipleri Meslek Birliği (...), Musiki Eseri Sahipleri Grubu Meslek Birliği (...) 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Kanunu’na muhalefet suçundan sanık ...'in beraatine ilişkin Bakırköy 2. Fikrî ve Sınaî Haklar Ceza Mahkemesince verilen 19.12.2013 tarihli ve 177-983 sayılı hükmün katılanlar vekilleri tarafından temyiz edilmesi üzerine dosyayı inceleyen Yargıtay 19. Ceza Dairesince 20.03.2017 tarih, 33537-2389 sayı ve oy çokluğuyla onanmasına karar verilmiştir.

Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı ise 20.04.2017 tarih ve 47213 sayı ile; “…bir eseri, icrayı veya fonogramı hak sahibi kişilerin yazılı iznini almaksızın radyo-TV yayını vasıtasıyla da olsa cafe, bar, restoran gibi müzik yayınının esaslı bir unsuru olan ticari işletmelerde vasıtalı olarak temsile konu ederek ek bir yarar elde etme fiili FSEK’in 71/I,1. maddesinde düzenlenen suçu oluşturacağı," görüşüyle itiraz kanun yoluna başvurmuştur.


CEZA GENEL KURULU KARARI
“… katılanlar vekili tarafından 02.08.2011 havale tarihli dilekçe ile … Marketleri isimli işletmede müzik yayını yapılarak meslek birliklerinin hakları ihlal edildiğinden bahisle işletme sahipleri, yöneticileri ve müstahdemlerinden şikâyetçi olunduğu,
Bakırköy Cumhuriyet Başsavcılığının talimatı ile 03.08.2011 tarihinde tanzim edilen tespit tutanağına göre; 16.00-16.05 saatleri arasında umumi mahalde müzik yayını yapıldığı tespit edilmiş olup yayının mahallin genelinde internet üzerinden bilgisayar aracılığı ile Radyo Pop kanalı üzerinden yapıldığı, çalınan müzik eserlerinin CD’ye kaydedildiği, ayrıca müzik eserlerinin çalınması ve çalınan eserlerin kayıt altına alınması esnasında işletme içerisinde müşterilerin olduğu ve müzik yayınının müşterilere hitaben yapılmak suretiyle umuma iletildiği, işletme dâhilinde umuma açık müzik yayını yapılması için kurulu bulunan gözle görülebilir bir ses yayını düzeneği olduğu, tespit sırasında işletmenin bilgi işlem odasında bulunan bilgisayar aracılığıyla internet üzerinden Radyo Pop isimli kanal ile işletmenin genelinde müzik yayınının yapıldığı, … eserlerin tespit esnasında işletmenin müşterileri tarafından ortak kullanılan alanlarda yayınlandığı ve bu suretle mahalde sunulan hizmetin ayrılmaz bir parçası olarak umuma iletilerek hizmete katkı sağladığının tespit edildiği, sonuç olarak … Marketleri isimli işletmede müzik yayınının olduğu ve bu suretle mahalde sunulan hizmetin ayrılmaz bir parçası olarak umuma iletilerek hizmete katkı sağladığının tespit edildiği .. tespit edilmiştir.
....

Manevi, mali veya bağlantılı haklara tecavüz suçunun manevi unsuru kasıt olup bu suçlarda failin cezalandırılabilmesi için atılı eylemi kasten işlemesi gerekir. Bu husus madde metninde "Bu Kanunda koruma altına alınan fikir ve sanat eserleriyle ilgili manevi, mali veya bağlantılı hakları ihlal ederek" ifadesi ile de vurgulanmıştır. Dolayısıyla fail, Kanun kapsamında korunan manevi, mali veya bağlantılı hakları ihlal ettiğini bilerek ve isteyerek seçimlik hareketlerden en az birini gerçekleştirmelidir. Hukuka aykırı olarak işlenen veya çoğaltılan eserleri ticarî amaçla satın almak, kişisel kullanım amacı dışında elinde bulundurmak ya da depolamak suçları yönünden özel kast aranmasına rağmen bu iki suç tipi dışında kanun koyucu manevi, mali veya bağlantılı haklara tecavüz suçlarının oluşması için özel kastın varlığını aramamış olup failin gelir elde etme veya yararlanma gibi özel bir kasıtla hareket etmesine gerek yoktur (Levent Yavuz-Türkay Alıca-Fethi Merdivan, Fikir ve Sanat Eserleri Kanunu Yorumu, Seçkin Yayıncılık, Ankara, 2014, s. 2259-2260.).

Bu açıklamalar ışığında uyuşmazlık konusu değerlendirildiğinde;
03.08.2011 tarihinde saat 16.00 sıralarında İstasyon Caddesi, Sait Keser Sokak, No:2/2 Yeşilköy/İstanbul adresinde faaliyet gösteren İem Eko Marketleri unvanlı iş yerinde, katılanların hak sahibi olduğu “Modern Talking” isimli müzik grubunun icra ettiği “Cheri Cheri Lady” ile “Nelly” ve “Kelly Rowland” isimli sanatçıların birlikte icra ettikleri “Dilemma” adlı musiki eserlerinin, internet üzerinden yayın yapan Radyo Pop isimli kanalın yayınından aktarılmak suretiyle iş yerinde bulunan bilgisayar aracılığıyla işletmenin hoparlör sistemi üzerinden umuma iletildiği olayda;
5846 sayılı Kanun'da koruma altına alınan musiki eserlerinin, basamakta yer alan hak sahiplerinden aynı Kanun'un 41 ve 52. maddeleri doğrultusunda yazılı izin alınmaksızın işaret, ses veya resim nakline yarayan radyo vasıtasıyla kişisel kullanım alanı dışına çıkılarak Eser, İcra, Fonogram, Yapım ve Yayınların Kullanılması ve/veya İletilmesine İlişkin Esaslar Hakkında Yönetmelik'te yapılan umuma açık mahallere ilişkin sınıflandırmada ticaret merkezleri arasında sayılan markette son tüketici konumunda olan, aralarında şahsi bağlantı bulunmayan, birbirinden bağımsız ve bu nedenle umum sayılan müşterilere, kurulan sistem üzerinden Kanun'un 24. maddesinin birinci fıkrasında belirtildiği şekilde dolaylı temsil edilmesi suretiyle 5846 sayılı Kanun'un 71/1. maddesinde yer alan mali haklara tecavüz suçunun maddi unsurlarının oluştuğu anlaşılmış ise de; radyo kuruluşunca yapılmakta olan yayın içeriğine müdahale yetkisi ve imkânı bulunmayan sanığın, katılanların hak sahibi olduğu “Cheri Cheri Lady” ve “Dilemma” adlı müzik eserlerinin radyo kuruluşunca yayınlanacağını bilemeyeceğinden, müşterilerine anılan müzik eserlerinin dinletilmesi amacıyla hareket ettiğinin söylenemeyeceği, bu bakımdan yayın akışında 5846 sayılı Kanun tarafından korunan eserlerin kullanılacağını bilmeden radyo yayınını umuma arz ettiği sırada, suça konu müzik eserlerinin umumi mahal sayılan yerde son tüketici konumunda olan müşterilere bilerek ve isteyerek vasıtalı temsili sağlanmadığından, kasten hareket etmeyen sanığa atılı mali haklara tecavüz suçunun manevi unsurunun gerçekleşmediğinin kabulü gerekmektedir.
Bu itibarla; haklı nedene dayanmayan Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı itirazının reddine karar verilmelidir.

Sonuç Olarak

Yargıtay Ceza Genel Kurulu, otel, bar, restoran, market gibi işyerlerinde kurdukları ses-yayın sistemi ile radyo, televizyon veya internet ortamından aktarmak suretiyle yaptıkları müzik yayınının "kasten hareket etme" unsuru bulunmadığı gerekçesiyle cezalandırılmasının mümkün olmadığına karar vermiştir. Fakat burada bir uyarıda bulunmak gerekir ki, işletmenin kendi "playlistini" oluşturarak bilgisayarında kayıtlı müziklerin sırasıyla çalınması ya da Youtube veya Spotify gibi online platformlarda "playlist" oluşturularak müzik yayını yapılması halinde artık işletmenin bu playlist üzerinde etki sahibi olduğu ve o müziği çalmak kastı ile hareket ettiği değerlendirilebilecek ve cezalandırma yoluna gidilebilecektir.

Daha fazla bilgi, hukuki danışmanlık ve sorularınız için Whatsapp hattımızdan veya mail yoluyla bizimle hemen iletişime geçebilirsiniz. 26.04.2021

Kadir Uyanık

Av. Kadir Uyanık

Yazar, İzmir Barosu'na kayıtlı Avukat olup, aynı zamanda Ticaret Hukuku alanında yüksek lisans eğitimi görmektedir. Çalışmalarını Ticaret Hukuku ve Şirketler Hukuku alanında yoğunlaştırmıştır.