İşletmenin Tarihçesine İlişkin Yanıltıcı Beyan ve Haksız Rekabet

Özeti: 6102 sayılı Türk Ticaret Kanununun 55/1-a-2. maddesi gereğince kendisi, ticari işletmesi, işletme işaretleri, malları, iş ürünleri, faaliyetleri, fiyatları, stokları, satış kampanyalarının biçimi ve iş ilişkileri hakkında gerçek dışı veya yanıltıcı açıklamalarda bulunmanın haksız rekabet teşkil edeceği düzenlenmiştir. Bir tacirin, gerçekte öyle olmadığı halde işletmenin tarihçesine ilişkin hileli beyanlar ile işletmeyi olduğundan daha eski / daha köklü bir işletme gibi göstermek için yaptığı açıklamalar düzenleme kapsamında haksız rekabet teşkil eder.

Yargıtay 11. Hukuk Dairesinin 26.05.2015 tarihli, 2015/1519 E.  - 2015/7130 K. sayılı kararı


Davacı vekili, … davalının 11.03.2013 tarihinde kurulmasına karşılık 38 yıllık tecrübelerinden bahsettiğini, … gerçek dışı ve yanıltıcı beyanlarla kendisini rakiplerine nazaran üstün göstermeye çalıştığını, tüm bu eylemlerin … haksız rekabet teşkil ettiğini ileri sürerek … haksız rekabetin tespitini, önlenmesini, 20.000 TL manevi tazminat ile şimdilik 1.000 TL maddi tazminatın tahsilini, davalının ticaret ünvanını sicilden terkinini talep ve dava etmiştir.

Mahkemece, davalıya ait web sitesinde yer alan "38 yıllık tecrübe" ifadesinin sadece davacıya ait ürün görselinin bulunduğu sayfada değil, ana sayfada yer aldığı, ana sayfada davacı ile bağlantı kurulmasını gerektiren bir emarenin bulunmadığı, tüketicinin bilinçli olduğu, tüketicinin bu ibare nedeniyle davacıdan değil de davalıdan ürün almasının hayatın olağan akışına aykırı görüldüğü gerekçesiyle anılan ifadenin haksız rekabete sebebiyet vermediği kanısına varılmışsa da, 6102 sayılı TTK'nın 55/1-a-2 bendinde "Kendisi, ticari işletmesi, işletme işaretleri, malları, iş ürünleri, faaliyetleri, fiyatları, stokları, satış kampanyalarının biçimi ve iş ilişkileri hakkında gerçek dışı veya yanıltıcı açıklamalarda bulunmak veya aynı yollarla üçüncü kişiyi rekabette öne geçirme" haksız rekabet hallerinden sayılmıştır. Buna göre, davalının web sayfasındaki ifadelerin, haksız rekabet oluşturup oluşturmadığı hususunda anılan madde uyarınca değerlendirme yapılıp sonucuna göre karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde hüküm tesisi de doğru olmamış, bozmayı gerektirmiştir.

Sonuç Olarak

Bir tacirin ticari faaliyetlerine ilişkin tanıtım faaliyetlerinde kullandığı ifadeler onun satışlarını arttırmak ya da tüketici kararlarına doğrudan tesir eden bir etki bırakmak zorunda değildir. Zira haksız rekabet eylemleri, haksız fiil niteliğinde olup, hukuka aykırılık hali sonuçtan bağımsızdır. Haksız rekabet teşkil eden eylemi nedeniyle işletmenin müşteri ya da para kazanamadığı ya da bu eylem nedeniyle tüketici tercihlerinin değişmediği savunulamaz. Yargıtay da güncel bir kararında söz konusu haksız rekabet eyleminin piyasaya etki eder nitelikte bulunmadığı gerekçesiyle verilen ret kararını bozmuştur[1].

Bu kapsamda gerçeğe aykırı şekilde, ticari işletme aslında o kadar süredir faaliyette olmadığı halde ya da o yıldan beri faaliyette olmadığı o yıldan beri faaliyette olduğundan bahisle gerçekleştirilen tanıtım faaliyetleri / ilanlar haksız rekabet teşkil edecektir.

Daha fazla bilgi, hukuki danışmanlık ve sorularınız için Whatsapp hattımızdan veya mail yoluyla bizimle hemen iletişime geçebilirsiniz. 20.10.2022

 

 

[1] Yargıtay 11. Hukuk Dairesinin 14.10.2020 tarihli, 2019/4607 E. - 2020/4111 K. sayılı kararı

Kadir Uyanık

Av. Kadir Uyanık

Yazar, İzmir Barosu'na kayıtlı Avukat olup, aynı zamanda Ticaret Hukuku alanında yüksek lisans eğitimi görmektedir. Çalışmalarını Ticaret Hukuku ve Şirketler Hukuku alanında yoğunlaştırmıştır.